Berkay Apsalmış: Yozgat'ı unutmayın; ihmalin faturası sadece Yozgat'a kesilmez

Yozgatlı Siyaset Bilimci Berkay Apsalmış, Yozgat'taki ekonomik çöküşe sert tepki gösterdi: 'Çiftçi borçlu, genç işsiz, şehir göç veriyor. Bu ihmalin bedeli sadece Yozgat'a değil, Türkiye'nin vicdanına kesiliyor.'

Yozgatlı çiftçi borç batağında, pancar fiyatı maliyeti bile kurtarmıyor

Tarım ve Orman Bakanlığı, 2025-2026 üretim yılı için şeker pancarı alım fiyatını kota tamamlama primiyle birlikte 3.100 TL olarak açıkladı. Ancak Yozgat’ta pancar üreticileri bu rakamı “seçim ekonomisinin cilası” olarak nitelendiriyor.

Yerel tarım odalarının verilerine göre, üretim maliyetleri ton başına 3.500–3.600 TL aralığında. Çiftçi için bu tablo, her hasat döneminde daha fazla borç ve umutsuzluk anlamına geliyor.

Apsalmış: “Bir ülke düşünün; çiftçisi üretmek yerine borç ödemekle uğraşıyor. Mazot, gübre, elektrik, su… Her kalem ateş pahası. Hükümet kalkmış 3.100 TL fiyat açıklıyor, bunu da lütuf gibi sunuyor. Bu lütuf değil, emeğe hakarettir. Çiftçinin alın teri seçim malzemesi yapılamaz. Tarım politikası kağıt üstünde değil, tarlada hissedilmelidir.”

Yozgat sosyoekonomik çöküşün eşiğinde

TÜİK’in son SEGE raporuna göre Yozgat, 113 puanla Türkiye’nin sondan ikinci ili. Eğitim, sağlık, gelir, istihdam ve yaşam kalitesi göstergelerinde tablo vahim. Son 15 yılda genç nüfusun %40’ı il dışına göç etmiş durumda.

Apsalmış: “Yozgat bugün Türkiye’nin özeti gibidir. Merkezden uzaklaştıkça yoksulluk, işsizlik ve umutsuzluk artıyor. Üniversiteyi bitiren genç, dönecek iş bulamıyor. Tarım yapan baba, ürününü zararına satıyor. Hastaneye giden yaşlı, doktor bulamıyor. Bu tablo kader değil, kötü yönetimin sonucudur.”

Apsalmış, TÜİK verilerini “devletin kendi eliyle ilan ettiği utanç belgesi” olarak tanımladı:

“Yozgat sondan ikinciyse bu sadece rakam değil, bir utanç tablosudur. Ankara’daki siyasetçiler o tabloya bakıp gurur değil, mahcubiyet duymalı.”

Temsil gücü zayıflatıldı, Yozgat siyaseten susturuluyor

YSK kararıyla Yozgat’ın milletvekili sayısının 4’ten 3’e düşürülmesi, şehirde “temsilin tasfiyesi” olarak yorumlanıyor.

Apsalmış: “Bu sadece bir sayı değil, bir mesajdır. Yozgat’a ‘artık konuşma’ deniyor. Oysa bu şehir Kurtuluş Savaşı’nda cepheye asker göndermiş, Cumhuriyet’in inşasında tuğla taşımış bir kenttir. Bugün ise görmezden geliniyor. Ankara’da lobisi olmayan şehir, yatırım da alamıyor, hakkını da savunamıyor.”

Göç, işsizlik ve sessiz bir çöküş

Yozgat, son on yılda nüfusunun beşte birini kaybetti. TÜİK verilerine göre, özellikle genç nüfus oranı dramatik biçimde düşüyor. Kırsalda üretim daralırken şehir merkezleri de işsizlikle boğuşuyor.

Apsalmış: “Yozgat haritadan silinmiyor ama yavaş yavaş boşaltılıyor. Bu planlı bir çöküştür. Her yıl binlerce genç başka illere göç ediyor. Bu sadece ekonomik bir kayıp değil, kültürel bir yıkımdır. İnsanlar doğdukları topraklara yabancı hale geliyor.”

Apsalmış, Yozgat’taki göçü “yeni bir cumhuriyet travması” olarak tanımladı:

“Bu kadar genç, bu kadar umutlu bir nüfus neden Yozgat'tan, Türkiye'den kaçıyor? Çünkü devlet onları unuttu. Fabrika yok, istihdam yok, sosyal yaşam yok. Umudun olmadığı yerde sadakat de kalmaz.”

“Yozgat çantada keklik değil, artık hesap soran bir şehir olacak”

Apsalmış: “Yozgat yıllardır ‘nasıl olsa oy verir’ diye görülüyor. Sandık zamanı kapı kapı dolaşıp sonra dönüp unutan zihniyet bu ülkenin en büyük sorunudur. Yozgat halkı sabırlıdır ama sabır sınırdır. Artık hesap sorma zamanı gelmiştir. Yozgat çantada keklik değil; ayağa kalkacak, hakkını söke söke alacak.”

Apsalmış, iktidar ve iktidar milletvekillerine sert mesaj verdi:

“Bu kent sadece seçim dönemlerinde hatırlanacak bir rakamdan, oydan ibaret değildir. Halkın yoksulluğunu, göçünü, çaresizliğini seçim stratejisi olarak kullanan herkes bu suça ortaktır.”

“İktidar, Anadolu’yu kendi kaderine terk etti”

Apsalmış, konuşmasında tarımdan sanayiye, eğitimden istihdama kadar Yozgat’ın ülke genelindeki ihmalin simgesi haline geldiğini belirtti:

“İktidar, Anadolu’yu bir arka bahçe olarak görüyor. Kaynaklar belli merkezlere akarken Yozgat gibi iller kaderine terk ediliyor. Ama unutulmasın, bu kaderi yazanlar bir gün halkın iradesiyle karşılaşacak.”

İhmalin bedelini sadece Yozgat değil, Türkiye öder

Apsalmış: “Bir kenti yok saymak bir ülkeyi eksiltmektir. Yozgat’ı unutmak, Anadolu’yu unutmak demektir. Eğer bu ihmale devam edilirse, sadece Yozgat değil Türkiye çöker. Tarım çökerse ekonomi çöker, ekonomi çökerse Cumhuriyet’in temelleri sarsılır. Ben Yozgat’ın sesi olmaya devam edeceğim. Bu sessizlik daha fazla süremez.”

“Yozgatlı artık kendi geleceğine sahip çıkıyor”

Yozgat’ta artan toplumsal farkındalığa da dikkat çeken Apsalmış, şu çağrıyı yaptı:

“Yozgat uyanıyor. Gençler, kadınlar, üreticiler artık susmuyor. Bu şehir, kendi kaderine el koyacak. İktidar yıllardır verdiği sözleri tutmadı ama Yozgat halkı hesabını sandıkta soracak.”