Berlin'de 15 Temmuz Demokrasi ve Millî Birlik Günü nedeniyle panel düzenlendi

TAKİP ET

Almanya'nın Berlin kentinde İletişim Başkanlığı tarafından 15 Temmuz Demokrasi ve Millî Birlik Günü etkinlikleri kapsamında 'Zaferin Adı Türkiye' adlı panel düzenlendi.

Haber: İlhan Baba

(BERLİN)- Almanya’nın Berlin kentinde İletişim Başkanlığı tarafından 15 Temmuz Demokrasi ve Millî Birlik Günü etkinlikleri kapsamında “Zaferin Adı Türkiye” adlı panel düzenlendi.

Çok sayıda akademisyen, gazeteci, siyasetçi ve diplomatın ilgi gösterdiği etkinliğin açış konuşmasını Türkiye’nin Berlin Büyükelçisi Gökhan Turan’ın yaptı ve 15 Temmuz temalı “Türkiye Aşkına” videosu gösterildi. Panelde SETA Berlin Koordinatörü Zafer Meşe; Bonn Üniversitesi İleri Güvenlik, Stratejik ve Entegrasyon Çalışmaları Merkezi (CASSIS) Direktörü Prof. Dr. Ulrich Schlie, Economyfirst Limited London, Yöneticisi Klaus Jürgens, Gazeteci & Siyasi Analist Ewald König ve TV Berlin Genel Yayın Yönetmeni Dursun Yiğit konuşmacı olarak yer aldı.

Büyükelçi Turan, desteklerinden ötürü İletişim Başkanlığı'na ve katılımından dolayı misafirlere teşekkür ederek başladığı konuşmasında, 15 Temmuz Demokrasi ve Millî Birlik Günü'nün önemine vurgu yaptı. Turan, dini ve kültürel değerler maskesi altında kirli emellerine ulaşmak için her türlü alçaklığı yapan eli kanlı FETÖ terör örgütüyle mücadelenin terör örgütü yok edilene kadar süreceğini belirtti.

Panelin moderatörlüğünü yapan SETA Berlin Koordinatörü Zafer Meşe; dokuz yıl önce 15 Temmuz 2016 gecesi, FETÖ tarafından gerçekleştirilen hain darbe girişimine karşı Türk milletinin demokrasiye, milli iradeye ve bağımsızlığına sahip çıkma kararlılığını tüm dünyaya gösterdiğini belirterek sözlerine başladı. Meşe, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın çağrısıyla sokaklara dökülenlerin büyük bir cesaret ve birliktelik örneği sergileyerek kalkışmayı püskürttüğünü, şehitlerin fedakarlığıyla demokrasinin korunduğunu söyledi.

Prof. Dr. Ulrich Schlie ise bu paneli büyük bir mutlulukla karşıladığını ve bunun Türkiye açısından öneminin bilincinde olduğunu vurguladı. Alman tarihindeki darbe girişimlerini örnekleyerek 15 Temmuz darbe girişimini analiz eden Shclie, demokratik değerlerin ve hukukun üstünlüğünün her koşulda savunulması gerektiğinin altını çizdi.

Ewald König ise Türkiye ve uluslararası toplumlar için bu olayın ele alınmasının önemi ve memnuniyetini vurgulayarak darbe girişiminin Alman medyasında ele alınış biçimini değerlendirdi. Alman medyası nezdinde darbe girişiminin şok etkisi yarattığını, flaş haber olarak verildiğini dile getiren König, ayrıca Türkiye’nin dünyadaki arabulucu rolüne, NATO üyeliğine ve güçlü ordusuna vurgu yaptı.

Panelin devamında söz alan Klaus Jürgens, dünyada terörün finansmanı konusunun ne kadar önemli olduğuna dikkat çekerek, FETÖ’nün tamamen yok olması için algı yönetimine karşı bilinçli olunması ve bu hususta uzun süre çalışmalar yapılması gerektiğini ifade etti.

Panelin son konuşmacısı Dursun Yiğit, darbe girişimi sonrası Türkiye’den kaçarak Almanya’ya gelen 30-50 bin civarında kişinin bulunduğunu, bu kişilerin Almanya’da etkin olmalarını önlemek için STK’ların özellikle de think-tank kuruluşları ile medyanın önemli çalışmalar yapması gerektiğini vurguladı.

Program kapsamında, ayrıca 15 Temmuz temalı fotoğraf sergisi katılımcıların ziyaretine açılırken programın sonunda “15/07 Şafak Vakti” adlı film geniş bir katılımcı kitlesi tarafından izlendi.