Ahmet Davutoğlu: Yangın yerinde koltuk kavgası olmaz
TBMM'de konuşan Ahmet Davutoğlu, ABD'nin 'Gazze İstikrar Gücü' planına sert çıktı. Dışişleri'ni açık uyarıyla göreve çağırdı. 'Yangın yerinde koltuk kavgası olmaz' diyerek siyasete mesaj verdi. İşte ayrıntılar…
(ANKARA) – Gelecek Partisi Genel Başkanı Ahmet Davutoğlu, TBMM’de düzenlenen Yeni Yol Grup Toplantısı’nda çarpıcı mesajlar verdi. Hem dış politika hem ekonomi alanında sert eleştiriler yönelten Davutoğlu, ABD’nin “Gazze İstikrar Gücü” planına tepki gösterdi, Dışişleri Bakanlığı’nı göreve çağırdı.
Gazze planı ve ABD’ye sert çıkış
Davutoğlu, New York’ta BM Güvenlik Konseyi’ne sunulmak üzere “Gazze İstikrar Gücü” adıyla bir taslak hazırlandığını belirtti. Bu güce iki yıllık bir yetki verilmesinin planlandığını söyleyen Davutoğlu, “Bu metni detaylı biçimde okudum. Eğer kabul edilirse tek görev Gazze’yi silahsızlandırmak olacak” dedi.
İsrail’in tüm askeri imkânlara sahipken Gazze’de insanların “çakı bıçağı bile bulunduramayacağı” bir sistemin barış olarak sunulamayacağını ifade eden Davutoğlu, “Müslümanları siyonist azgınların önüne silahsız bırakmayın” uyarısında bulundu. Cumhurbaşkanı ve devlet yetkililerine seslenerek Türkiye’nin böyle bir planın parçası olmaması gerektiğini vurguladı.
ABD Büyükelçisi’ni hedef alan Davutoğlu, diplomatik teamülleri hatırlatarak “Sen sömürge valisi değilsin, Türkiye Cumhuriyeti tam bağımsız bir devlettir” dedi. Dışişleri Bakanlığı’na seslenip “Bu haddini bilmez adamı çağırın ve uyarın” çağrısında bulundu.
“Yangın mahallinde koltuk kavgası yapılmaz”
Konuşmasında iç siyasete de mesajlar veren Davutoğlu, “İnanın, kimin cumhurbaşkanı olacağıyla uğraşacak bir saniyemiz bile yok” diyerek siyasi tartışmaları gereksiz buldu. “Yangın mahallinde koltuk kavgası yapılmaz, önce yangın söndürülür” ifadelerini kullanan Davutoğlu, ülkenin “sistemik bir deprem” yaşadığını belirtti.
Kendisinin makam ya da adaylık peşinde olmadığını söyleyen Davutoğlu, “Ben ilkelerim için makamı bırakmış biriyim. Derdimiz, Türkiye ve dünya nereye gidiyor olmalı” dedi.
İç polemik ve istihbarat tartışması
Davutoğlu, ismini anmadan bir siyasetçinin yabancı istihbarat birimleriyle görüşmesine ilişkin ifadelerini hatırlatarak eleştiriler yöneltti. “Türk siyaseti böyle bir utanmazlık görmedi” diyen Davutoğlu, bu zihniyetin “faşist” ve “bölücü zehir” yaydığını söyledi.
Gençlere seslenen Davutoğlu, “Bu faşist zihin Türk dostu değildir. Kim Türkiye’de Kürt ve Arap düşmanlığı yapıyorsa Türk’ün değil İsrail’in dostudur” dedi. “Gerçek vatanperver milliyetçiler biziz” ifadesiyle millî birlik çağrısı yaptı.
Ekonomide kemer sıkma eleştirisi
Davutoğlu, konuşmasının son bölümünde ekonomik tabloyu değerlendirdi. Maliye yönetiminin kemer sıkma politikasıyla “milletin ümüğüne bastığını” belirterek “Netice ne oldu?” diye sordu. TÜİK’in enflasyonu yüzde 32,82, İTO’nun yüzde 40,84 açıkladığını anımsatan Davutoğlu, “ENAG’ı zikretmiyorum bile” dedi.
Asgari ücretin alım gücündeki düşüşü “2002’de 7 çeyrek altın alınırken bugün 2,5 bile alınamıyor” örneğiyle açıkladı. “Aile Yılı’nda muhtaç sayısı 18 milyona ulaşmış” diyerek tabloyu özetledi. Eğitim yardımının kesilmesiyle kızını okuldan almak zorunda kalan bir babanın hikayesini hatırlatarak “Bu tabloyu görmüyor musunuz?” diye sordu.
Gelir adaleti ve çözüm önerisi
Bütçe açıklarının son sekiz yılda 50 kat arttığını, faiz yükünün 2,7 trilyon liraya ulaştığını belirten Davutoğlu, “Cebimizdeki her 100 liranın 21 lirası faize gidiyor” dedi. Geniş tanımlı işsizliğin 13 milyonu geçtiğini, ücretlilerin kaybının 1,5 trilyona yaklaştığını ifade etti.
“Enflasyonu kontrol etmeden, gelir adaletini sağlamadan çözüm üretmek zor” diyen Davutoğlu, 2016’da asgari ücrete yaptıkları yüzde 30 zammı hatırlattı. O dönemde maliyetin özel sektörle paylaşıldığını, dengeli bir refah artışı sağlandığını anlattı.
Bugünkü mali tablonun finansal göstergeleri düzeltse de halkın ezildiğini söyleyen Davutoğlu, “Asgari ücret açlık sınırının altında, emekli sadakaya muhtaç hale geldi” dedi.
Yeni çağ, teknoloji ve devlet aklı
Davutoğlu, dünyanın “yeni sömürgecilik dönemine” girdiğini ve teknolojinin siyaseti hızla dönüştürdüğünü vurguladı. Yapay zekâ ve robotik çağının insanlık için varoluşsal sonuçlar doğurabileceğini belirterek, Türkiye’nin hukuki öngörülebilirliği ve kurumsal direnci güçlendirmesi gerektiğini söyledi.
Devletin hem içeride adalet ve liyakati, hem dış politikada bağımsız çizgiyi korumasının önemine dikkat çekti. “Asıl görevimiz yangını söndürmek, sonra yeniden inşa etmek” diyen Davutoğlu, konuşmasını şu vurguyla tamamladı: “Gözler Ankara’ya çevrildi.”
Kaynak: Haber Merkezi