BETAK 'kadına yönelik şiddet ve medyanın tutumu'nu masaya yatırdı

 Haber: İlhan Baba

(BERLİN) –  Almanya’nın Berlin kentinde faaliyet gösteren Berlin Türk-Alman Kadınlar Birliği (BETAK), “Kadına yönelik şiddet ve medyanın bu şiddet karşısındaki tutumu” başlıklı bir etkinliğe ev sahipliği yaptı. Etkinlike, Frankfurt’ta insan hakları üzerine yüksek lisans eğitimini sürdüren gazeteci-yazar Sinem Nazlı Demir konuşmacı olarak yer aldı. İnteraktif atölye çalışması formatında gerçekleşen etkinlikte, medyanın kadına yönelik şiddetle ilişkili dili ve tutumu kapsamlı şekilde ele alındı.

Toplantının açılış konuşmasını yapan BETAK Başkanı Hatice Selçuk, kadına yönelik şiddetin yalnızca bireysel değil, küresel bir kriz olduğuna dikkat çekti. Selçuk, “Ne yazık ki yalnızca Türkiye'de değil, dünyanın dört bir yanında kadınlar hayatın her alanında ayrımcılığa, baskıya ve şiddete maruz kalıyor. Üstelik bu şiddet sadece fiziksel değil; ekonomik, psikolojik, kültürel ve dijital boyutlarıyla da her geçen gün derinleşiyor. Savaşlar ve insani krizlerde en ağır bedeli yine kadınlar ve çocuklar ödüyor” ifadelerini kullandı.

Medyanın rolünün bu süreçte hayati olduğunu vurgulayan Selçuk, “Şiddeti görünür kılmak mı, yoksa onu sıradanlaştırmak mı? Susmak mı, yoksa adaletin ve eşitliğin tarafında durmak mı? Bu hayati meseleleri birlikte tartışmak ve sesimizi daha da yükseltmek istiyoruz” dedi.

Etkinlikte konuşan Sinem Nazlı Demir ise kadına yönelik şiddet haberlerinde kullanılan dilin şiddeti yeniden ürettiğini ve mağdurları ikinci kez mağdur ettiğini söyledi. Türkiye ve dünyadan örneklerle medyadaki eril söylemi analiz eden Demir, “Kadın cinayetlerine dair haberlerde çoğu zaman kadınların yaşam tarzı, ne giydiği, boşanmak istemesi gibi detaylar öne çıkarılıyor. Böylece kadınlar yalnızca fiziksel olarak değil, haber diliyle de ikinci kez öldürülüyor” dedi.

Avrupa basınında da benzer yaklaşımlara rastlandığını belirten Demir, “Mağdur değil, fail odaklı habercilik yapılmadığı sürece bu kısır döngü devam edecek” diye konuştu.

İnteraktif atölyede katılımcılarla birlikte geçmişten örnek manşetleri inceleyen Demir, medyanın dilinin toplum algısını nasıl şekillendirdiğini gösterdi. Türkiye’de yaptığı atölyeler sonrası sosyal medyadan “Ben de istismara uğradım ama anlatamadım” mesajları aldığını söyleyen Demir, “Resmi veriler buzdağının sadece görünen kısmı. Asıl tabloyu görmek için görünmeyeni de tartışmalıyız” dedi.

Yoğun ilgi gösterilen etkinliğin sonunda Demir, medyada kadın ve çocukların araçsallaştırılmasına karşı uyarılarda bulundu. Yeni kitabının çocuk cinayetleri ve ensest konularını işleyeceğini açıklayan Demir’e katkılarından dolayı BETAK Başkanı Hatice Selçuk tarafından teşekkür plaketi takdim edildi. Panel, çekilen toplu hatıra fotoğrafıyla sona erdi