(ANTALYA) - Antalya Büyükşehir Belediyesi’nin iklim krizine dikkati çekmek amacıyla gerçekleştirdiği İklim Değişikliği Zirvesi’ne fotoğrafçı, gazeteci ve yapımcı Coşkun Aral konuk oldu. Aral, dağların mermer ocakları için kesilmesinin tehlikesine işaret ederek, “Dağlarımızın kesilmesi orman yangınlarından daha tehlikeli. Dağlar kesilince geri gelmiyor. Dağların kesilmesiyle değişen ekosistem var” dedi.
Antalya Büyükşehir Belediyesi ve Antalya Sanayici ve İş İnsanları (ANSİAD) iş birliğinde düzenlenen İklim Değişikliği Zirvesi, iklim değişikliği ile mücadele ve uyum konusu gün boyu yapılan oturumlarda ele alındı. Zirvede savaş muhabiri, fotoğrafçı, gazeteci, yönetmen ve yapımcı Coşkun Aral, “İklim Değişikliği ile Her Şey Kötüye mi Gidecek” konulu bir söyleşi gerçekleştirdi. Coşkun Aral, iklim değişikliğiyle ilgili çalışmalara ilişkin belgesellerinin hikayesini paylaştı.
İklim değişikliğine ilişkin mesleki tecrübe ve gözlemlerini aktaran Coşkun Aral, şöyle konuştu:
“Ülkemizde bir çalışma yaparken ortak aklı sevmiyoruz. Kolektif çalışma yönümüz yok. Dünya da gelişmiş ülkelerde ortada bir başarı varsa kolektif çalışma vardır. Ülkemizde orman havzalarında çok kolay bir şekilde maden ocaklarına açılabiliyor. Dağlarımız kazıldığında o dağın geri gelmesi yok. Orman yangınından daha tehlikelidir. Dağlar kesildiği anda değişen bir ekosistem var. Ormanların topografyası değişiyor. Hele hele orman köylerinde yaşam azalıyor. Köyleri mahalleye dönüştürdük, köylerde hayat kalmadı.”
İklim Değişikliği Zirvesi’nde gerçekleştirilen 3. oturumda “İklim Değişikliğinin Batı Akdeniz Bölgesi Ekonomisine ve Yeşil Dönüşüme Uyum Sürecinin Yaratacağı İktisadi Etkileri” ele alındı. Zirvenin 4. ve son oturumunda ise iklim değişikliği kapsamında kamu tarafından yapılan mevzuat çalışmaları konuşuldu.
İklim Değişikliği Zirvesi’nin kapanışı da Antalya Büyükşehir Belediyesi ve ANSİAD iş birliğinde gerçekleştirilen fotoğraf yarışması ödül töreni yapıldı. Fotoğraf yarışmasında “Son Yolculuk” isimli eseri ile Murat Atabay birinci olurken, “Yok Oluş” isimli eseriyle Adem Albayrak ikinci, “Burdur Gölü” konulu eseriyle Seyit Konyalı üçüncülük kazandı.
