Haber: Serra Taylan
(ELAZIĞ)- CHP Elazığ Milletvekili Gürsel Erol ve Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer Elazığ’da şekerpancarı üreticileri ile bir araya geldi. CHP Elazığ Milletvekili Gürsel Erol, "Türkiye’de Suriyelilere aktarılan paranın yüzde 10’u çiftçiye aktarılsaydı. Türkiye bugün tarım ülkesi olurdu" dedi. Ömer Fethi Gürer ise "Şeker pancarı 2 bin 500 lira açıklansın. Çiftçimiz en azından sözleşmeli tarım yapılan şeker pancarında mağdur olmasın. Bu yıl her üründe çiftçi zarar etti" dedi.
CHP Elazığ Milletvekili Gürsel Erol ve Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer Elazığ’da şekerpancarı üreticileri ile bir araya geldi. Elazığ Şeker Fabrikası’na giden milletvekilleri burada çiftçileri dinledi. Görüşmeler sonrasında açıklama yapan Gürsel Erol şunları söyledi:
“Elazığ’daki tarım üreticilerimizin sorunlarını gündeme getirmek için iki gündür Elazığ’dayız. Dün Koruk köyündeydik. Üzüm üreticilerinin sorunlarını gündeme getirdik. Niğde vekilimiz Ömer Fethi beyle birlikte. Özellikle Ömer Fethi Bey uygulamalı tarım politikaları ile ilgili partimizde en aktif vekillerimizden birisi. Bilgi birikim deneyim olarak da Ömer Fethi beyi Elâzığ’da misafir ettik. Kendisi de bizi yalnız bırakmadı. Sorunlarımızı gündeme getirme ile ilgili bugünde Elâzığ şeker fabrikasının önündeyiz. Elazığ bir tarım şehri aslında. Ovalarımız son derece verimli ama ovalarımızın sulanmamasından kaynaklı tarımda düşük ürünler elde etmek gibi risklerimiz var. Aynı zamanda kota uygulamaları var. Bunun yanı sıra şeker pancarı söküme başladıktan sonra kampanya süresi başladıktan sonra alımlarla ilgili burada alımların sıralamasında sorunlar var. Aynı zamanda fabrika eski bir fabrika. Fabrikanın teknolojisinin de makine tesisatının yenilenmesiyle ilgili bir talep var. Elâzığ şeker fabrikası üretime destek veren, çiftçinin geçim kaynağını sağlayan bir fabrika. Hem de istihdam alanı oluşturan bir fabrika. Sanıyorum Türkiye’de birçok fabrikan eski bir fabrika olarak üretime destek veren bir fabrika. Bu anlamda üreticinin yanında olduğumuzu belirtmek için bugün şeker fabrikasının önündeyiz.
Sayın Bakan taban fiyatı açıklayacak. İnşallah bizim buradaki açıklamamız etki yaratır. Gerçekleri görür, üreticimizi mağdur etmez emeği yok saymazlar. Bu yalnızca bir ürün değil sizin alın teriniz. Emeğiniz geçim kaynağınız. Buna saygı duymak lazım. Hakkınızı istiyorsunuz. O hakkınızın verilmesini talep ediyorsunuz biz de sizin arkanızdayız. Bu fabrikada geçmişten gelen aksaklıklarla ilgili sürekli açıklamalar yaptık gündeme getirdik. Üreticimizin çiftçimizin yanındayız. Bu sizin alın teriniz çocuğunuzun rızkı. Türkiye’de Suriyelilere aktarılan paranın yüzde 10’u çiftçiye aktarılsaydı. Türkiye bugün tarım ülkesi olurdu. Dışarıdan hiçbir şey getirmemize gerek yoktu. Bunlar hep yanlış politikaların sonuçları. Siz emeğiyle geçinen insanlarsınız. Üreten insanlarsınız tüketen değilsiniz sizin gerçekten sahiplenilmeniz gerekir.”
Gürer: "Bu yıl her üründe çiftçi zarar etti
CHP Milletvekili Ömer Fethi ise konuşmasında şunları belirtti:
''Şeker pancarı stratejik bir ürün. Şeker pancarından şeker, meles, alkol ve küspe elde edilir. Ülkemizde son yıllarda özelleştirme kapsamına alınan 10 fabrikanın el değiştirmesi ile şeker ithal edecek duruma bu ülkeyi getirdiler. Üreticimize gerçek anlamda destek şeker ne yazık ki pancarında da verilmiyor. Bu yıl kampanya 20 Eylül’de başlamasına rağmen şu ana kadar fiyat açıklanmadı. Çiftçiler en düşük 2 bin 500 lira ton fiyatı istiyorlar. Yanımızda çiftçi arkadaşlarımız var. Elâzığ vekilimiz Gürsel Erol ile şeker fabrikasının önüne geldik. Eğer şeker pancarına 2 bin 500 lira altına bir fiyat verilirse çiftçi arkadaşlarımız 'bu bizi kurtarmaz zarar ederiz' diyorlar. Sayın bakan bu hafta açıklanacağını söyledi. Önerimiz 2 bin 500 lira açıklansın. Çiftçimiz en azından sözleşmeli tarım yapılan şeker pancarında mağdur olmasın. Bu yıl her üründe çiftçi zarar etti.''
Milletvekillerine sorunlarını anlatan bir çiftçi, "250 mililitre su 10 lira. Bu kadar olur mu? Hayvancılığı öldürdüler. Geçen gün yeme yine zam geldi. Et üretimi düşüyor. Dışarıya her şeyi göndersinler de biz rahat edelim. Böyle ne olacak?’’ dedi.
