İzmir’in Bayraklı ilçesinde bulunan Azerbaycan Halk Cumhuriyeti 100. Yıl İlkokulu’nda İşgücü Uyum Programı kapsamında çalışan temizlik görevlisi D.T'nin 8 yaşındaki öğrenciyi taciz ettiği iddialarıyla ilgili tepkiler devam ediyor. Öğrencinin yaşanan olayı öğretmenine anlatmasının üzerine hakkında şikayette bulunan D.T.'nin işine son verilmişti. Şikayetin ardından gözaltına alınan D.T, kısa süre sonra serbest bırakılmışkı. Olayın kamuoyunda tepkiyle karşılanması üzerine tekrar gözaltına alınan D.T., tutuklanarak cezaevine gönderilmişti.
Veli-Der İzmir 2 Nolu Şube öncülüğünde bir araya gelen öğrenci velileri, okulun yanında bulunan Matematik Parkı'nda toplanarak basın açıklaması yaptı. İzmir 2 Nolu Şube Başkanı Turgut Aydın, şunları söyledi:
"Gün geçmiyor ki, basında çocuklarımıza ve kadınlara yönelik fiziksel, cinsel istismar ya da cinayet haberleri yer almasın. Yıllardır çocuklara ve kadınlara yönelik şiddet olaylarının bir benzeri, bu kez geçen hafta Bayraklı İlçemizdeki Azerbaycan Halk Cumhuriyeti 100. Yıl İlköğretim Okulun'da yaşandı. Okulun öğrencilerinden 8 yaşındaki bir çocuğumuz, okulun temizlik görevlisi tarafından taciz edildi. Hep söylüyoruz; çocuklara ve kadınlara yönelik şiddet, istismar ve cinayetler politiktir. Yıllardır sürdürülen iyi hal indirimlerinin, cezasızlık politikalarının, çıkarılan afların sonucudur. Kadınların, kız çocukların haklarını yok sayan, hakim ataerkil zihniyet, failleri cezasız bırakarak ödüllendirmektedir. Bu da kadınlara ve çocuklara yönelik her türlü şiddet olayının her geçen gün daha da artmasına yol açmaktadır. Okulda yaşanılan istismara neden olan, aynı zamanda uygulanan bu politikalardır.
Bu okulda yaşanan olayla ilgili olarak, bir başka önemli konuya da değinmek istiyoruz. Milli Eğitim Bakanlığı kamusal sorumluluğunun gereği olarak kadrolu, güvenceli istihdamla temizlik görevlisi ataması yapması gerekirken kamu hizmetlerinin de tasfiyesi anlamına gelen İşgücü Uyum Programı'nı bu eğitim öğretim yılı ile birlikte hayata geçirdi. Bu uygulama ile asgari ücretin yarısının da altında, güvencesiz ve yalnızca haftada 3 gün çalışmak üzere temizlik personeli gönderilmektedir. Bu durum da okullarda temizlik ve çocuklarımızın sağlık sorunlarını her geçen gün artırmaktadır. Ancak bu programın, çocukların pedagojik ihtiyaçlarını, çocuğun üstün yararını yok sayan ve güvenlik riskine de neden olabilecek başka sakıncaları da bulunmaktadır. İşgücü uyum programı ile geçici, yarı zamanlı istihdam edilen kişiler, öncesinde çocuklarla iletişim ve benzeri konularda pedagojik anlamda eğitim almamaktadır. Diğer bir sorun da özel politika gerektiren grup adı altında hükümlü kişiler de İşgücü Uyum Programı kapsamında okullarda çalıştırılmaktadır. İşlenilen suçlar kapsamında bu kişilerin çocuk istismarı, çocuklara, kadınlara yönelik şiddet ve benzeri suçlardan hüküm giymiş olmasının yaratacağı sonuçlar görmezden gelinmektedir."Çocuklara yönelik işlenen suçların cezasız bırakılmasını kabul etmeyeceğiz"Zamanlarının büyük bir bölümünü okullarda geçiren çocuklarımız sadece öğretmenlere ve okul idarecilerine değil, yardımcı personel de dahil tüm okul personelinin sorumluluğundadır. Milli Eğitim Bakanlığı ve tüm kamu yöneticileri çocuklarımızın yaşamlarından, can güvenliğinden sorumludur. Okullarda çocuklarımızın can güvenliği ve temizlik sorunları kalıcı ve sürdürülebilir olmayan geçici istihdam gibi palyatif çözümlerle değil, kadrolu iş güvenceli pedagojik eğitim almış kalıcı istihdamla çözülmelidir. İşgücü Uyum Programı sonlandırılmalı, bütçe takvimin başlamasıyla birlikte bütçeden kadrolu, güvenceli temizlik görevlisi atanması için yeterli bütçe ayrılmalıdır. Okulumuzda yaşanan istismar davasının da takipçisi olmaya devam edeceğiz. Çocuklara yönelik işlenen suçların cezasız bırakılmasını kabul etmeyeceğiz. Hiçbir çocuk, hiçbir veli yalnız değildir. Çocuklarımızın eşit, parasız, nitelikli, güvenli, kamusal eğitim hakkına sahip çıkmaya devam edeceğiz."