(TBMM) - TBMM Adalet Komisyonu'nda, AK Parti’nin “etki ajanlığı” düzenlemesinin de yer aldığı torba kanun teklifinin görüşmeleri sürerken, komisyonu bilgilendiren Milli İstihbarat Teşkilatı (MIT) yetkilisi, üçüncü bir ülkede yürütülen casusluk faaliyetlerinde yeterli ceza verilemediğini belirterek bu düzenlemeye devletin ihtiyacı olduğunu söyledi. MİT yetkilisi, "Casusluk faaliyetleri soğuk savaş yıllarında olduğu gibi bir belgenin alınıp bir tarafa verilmesi şeklinde olmuyor" ifadesini kullanırken, CHP Kars Milletvekili İnan Akgün Alp, "Yeni bir madde ihtiyacı varsa bu muğlak ifadelere suçun unsurlarına itirazımız var. 'Siyasal yarar' kavramı sizin için de sorunlu değil mi? Milyonlarca insanın hukuki güvenliği ortadan kalkıyor. Bu muğlak düzenlemeye bir yığın şey eklenebilir" diyerek tepki gösterdi.
TBMM Adalet Komisyonu'nda, AK Parti’nin “etki ajanlığı” düzenlemesinin de yer aldığı torba kanun teklifinin görüşmeleri sürüyor. Muhalefet milletvekilleri, teklifin “etki ajanlığı”nı düzenleyen 16. maddesine tepki gösterdi.
"Casusluk, üçüncü ülkeler hedef alınarak yapılıyor"
Komisyona "etki ajanlığı"na ilişkin bilgi veren MİT yetkilisi, şunları söyledi:
"Artık casusluk bir belgenin birine çıkar karşılığı verilmesini içermiyor. Casusluk, diğer istihbarat teşkilatları tarafından bizzat kendileriyle değil; özel sektör, sivil şahıslar kullanılmak suretiyle üçüncü ülkeler hedef alınarak faaliyetler yürütüyor. Bu da diğer ülkelerdeki hukuksal açıklıkları kullanarak kendi halde üçüncü bir ülkede faaliyet göstermesine ilişkin. Kendi ülkesinde değil faaliyeti yürüttüğü değil üçüncü yürütmek şeklinde oluyor. Yani artık casusluk faaliyetleri soğuk savaş yıllarında olduğu gibi bir belgenin alınıp bir tarafa verilmesi şeklinde olmuyor. Örneğin İsveç'te yaşayan bir şahıs başka bir saikle ülkemize geliyor. Ülkemizde bulunurken hedef alan diğer ülkenin istihbarat teşkilatı burada taşeron olarak kullandığı bir uyuşturucu şebekesi aracılığıyla bu şahsı kaçırmak istiyor. Biz bu kişiyi yakalatıyoruz ama somutta aldığı ceza bir yıl hapis cezası çünkü kişiyi hürriyetinden mahkum bırakma.
"Klasik anlamda bir casusluk faaliyeti değil"
Bu gibi örneklere baktığımız zaman kişisel verileri ele geçirme, özel hayatın gizliliğini ihlal gibi TCK'da düzenlenen bu suçlara 1 yıl gibi bir ceza öngörülüyor. Şahıs bizim bildiğimiz klasik anlamda bir casusluk faaliyeti yürütmüyor. Biz burada şunu istiyoruz; bu şahıs TCK'da olan casusluk suçlarını işlemiyor biz bunu sahada defalarca yaşadık. Bu aslında devletin bir ihtiyacı. Burada başka bir suç olmadan cezalandırılması mümkün değil öncelikle başka bir suçu işlemesi lazım. Sadece suç işlenince daha fazla ceza almasını sağlayacak bir madde. Ülkemiz açısında şu etkiyi yaratmaya çalışıyor; ülkenin rahatlıkla operasyon yürütülebilen bir oyun alanı olmaması için fayda sağlayacağını düşünüyoruz. Özellikle son beş yılda pek çok batılı ülkede de casusluk fiillerinde çeşitliliğe gidildi. Hollanda'da da buna benzer bir düzenleme yapılacak. Casusluk faliyeti derken bu klasik anlamda bir casusluk faaliyeti değil."
Bu düzenlemeyi yapmak istemeyecek hiçbir arkadaşımız olmaz"
CHP Muğla Milletvekili Cumhur Uzun "Bir suç işlenecek, bu suç için işlediği belirlenen suç somut olacak ve fail bunu bir başka ülke yararına ülkemiz aleyhine işleyecek. Fakat ceza hukuku saikle hareket edemez. Kendi ülkeleri gereği oluşan kasıtla hareket eder. Saikle cezalandırma dünyanın hiçbir yerinde olmaz. Sizin istediğiniz şekilde bir düzenlemeyi yapmak istemeyecek hiçbir arkadaşımız olmaz. Bugün casusluk teknikleri farklılık arz etse de eğer bizim TCK'da düzenlenmiş olan casusuluk kavramı içinde değişen bu kavramlarla ilgili yetersiz kalıyorsa gelin hemen ekleyelim. Ama yurttaşlarımızın da hukuk güvenliğini tehlikeye atmadan yapalım" diye konuştu.
"Milyonlarca insanın hukuki güvenliği ortadan kalkıyor"
Saadet-Gelecek Partisi Antalya Milletvekili Serap Yazıcı Özbudun da "Bizler burada hepimiz devletimizin güvenliğini korumaya yönelik düzenlemelere destek veririz. Ama bu hak ve özgürlükler için tehdit gösteriyorsa buna itiraz ederiz" dedi.
CHP Kars Milletvekili İnan Akgün Alp da "Araç suç olarak işleyen milyonlarca insan tehdit altında kalıyor. Dosyalarda gizlilik kararı alınabilir, vatandaşlarımız soruşturmaya maruz kalabilir. Bu sizin için çok büyük bir sorun değil mi? Casusluk fiilinde zamanın ruhuna uygun olarak suçların kapsamına girmeyen suçlarla karşı karşıya kaldığınızı söylüyorsunuz. Yeni bir madde ihtiyacı varsa bu muğlak ifadelere suçun unsurlarına itirazımız var. 'Siyasal yarar' kavramı sizin için de sorunlu değil mi? Milyonlarca insanın hukuki güvenliği ortadan kalkıyor. Bu muğlak düzenlemeye bir yığın şey eklenebilir. Can Atalay daha bu madde yokken casusluktan yani olmayan suçtan ceza aldılar. Bu kadar muğlak ifadelerle olmaz. Bu madde düzenlemeye muhtaç. Maddeyi çekin üstünde çalışalım" tepkisi gösterdi.