(TBMM) - TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı bütçe görüşmeleri başladı. Bakan Mahinur Özdemir Göktaş, "Bugün kadına yönelik şiddet, maalesef, küresel bir sorun olmaya devam ediyor. Kadına yönelik şiddeti, topyekûn mücadele etmemiz gereken hayati bir mesele olarak görüyoruz. Bu meseleye her zaman siyaset üstü bir anlayışla yaklaştık. Her seferinde dile getirdiğimiz gibi, bizim için tek bir vaka bile çok fazladır. 81 ilde avukatlarımızla kadın, çocuk ve aile üyelerine yönelik her türlü şiddet, tehdit, istismar, ısrarlı takip vakaları ve iddiaları büyük bir titizlikle takip ediyor, açılan davalarda mağdurların yanında yer alıyoruz" dedi.
TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu'nda Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı bütçe görüşmeleri CHP'li kadın milletvekillerinin protestoları ile başladı. Protestonun ardından sunuş konuşması yapan Bakan Mahinur Özdemir Göktaş'ın konuşması sık sık muhalefet milletvekillerinin, "kadınları koruyamıyorsunuz", "dinlememizin bir anlamı yok", "bize somut gerçeği anlatın" sözleri ile kesildi. Bakan Göktaş ise "Gerçekten çok ayıp ama. ben de sizleri dinleyeceğim" dedi.
Mahinur Özdemir Göktaş, şunları söyledi:
"Toplumları var eden, güçlü bir şekilde ayakta tutan ailedir. Birlik ve beraberliğimizi güçlendiren aile, çocuklarımızın kimlik kazandığı, devlete, topluma ve kültürümüze aidiyet hissederek büyüdüğü yerdir. Ailenin toplumun temeli olduğu, Anayasamızın 41. maddesinde de açıkça belirtilmektedir. Bu anlamda aile yapısına ve değerlerine özen ve hassasiyet göstererek aileyi korumak anayasal bir sorumluluktur. Bu sorumluluk ile hazırladığımız “Ailenin Korunması ve Güçlendirilmesi Vizyon Belgesi ve Eylem Planımızı” 15 Mayıs Uluslararası Aile Gününde kamuoyu ile paylaştık. Küresel riskler ve demografik dönüşüm, sosyal refah, aile odaklı sosyal hizmetler, dijitalleşme, çevre ve afetler olmak üzere 5 ana tema çerçevesinde stratejik hedefler belirledik. Dünya'daki gelişmeleri yakından takip ediyor, politikalarımızı bu doğrultuda güncelliyoruz.
"Tek ebeveynli aileler giderek artarken genç nüfusumuz da hızla azalıyor"
Nitekim bugün, dünyanın her yerinde demografik dinamikler değişiyor. Dünya genelinde olduğu gibi yaşlı nüfus, yalnız yaşayan bireyler, boşanmalar, tek ebeveynli aileler giderek artarken genç nüfusumuz da hızla azalıyor. 2023 yılında 1,51 olan doğurganlık hızımız nüfusun kendini yenileme oranının çok altında seyrediyor. Bu bağlamda, sağlıklı aileleri korumak ve çalışmalarımızı bütüncül bir anlayışla yürütmek için Aile ve Nüfus Politikaları Daire Başkanlığını kurduk. Dinamik nüfus yapımızı korumak ve en uygun politikaları geliştirmek için bir saha araştırması başlattık. İlk defa oluşturulacak "Nüfus Politikaları Kurulu"na ilişkin çalışmalarımızın son aşamasına geldik. Kurul ile, nüfusa ilişkin hukuki düzenlemeleri, kurumsal yapıları, politikaları ve hizmetleri bütüncül bir yaklaşımla ele alacağız.
"5,6 milyon vatandaşımıza psikososyal destek hizmeti sunduk"
Sosyal hizmet sunumumuzu daha da geliştirmek için iki yeni çalışmayı hayata geçiriyoruz. Bu kapsamda 81 ilimiz ve 922 ilçemizde, kadına yönelik şiddet, çocuk istismarı, bağımlılık gibi tehditleri bütüncül bir yaklaşımla ele alacağımız sosyal risk haritaları oluşturuyoruz. Bu çalışmayla, koruyucu ve önleyici mekanizmaları güçlendirmeyi ve olası risklerin geri dönülemez sonuçlar doğurmadan önüne geçmeyi amaçlıyoruz. Ayrıca, her bir şehre, ilçeye, mahalleye hatta aileye özgü hizmetler belirleme kapasitemizi de geliştireceğiz. Başlattığımız bir diğer yeni ve kapsamlı çalışma ise Aile Rehberi Sistemi’dir. Bu sistem ile, vatandaşlarımıza daha etkin ve erişilebilir sosyal hizmetler sunmayı amaçlıyoruz. Ayrıca, 8’ini bu yıl hizmete açtığımız, 418 Sosyal Hizmet Merkezimiz ve yine bu yıl 309 ilçede oluşturduğumuz SHM irtibat noktalarımızla, vatandaşlarımıza ihtiyaçları doğrultusunda destek oluyoruz. 2013 yılından bu yana ülkemiz genelinde 235 afet ve acil durumda 5,6 milyon vatandaşımıza psikososyal destek hizmeti sunduk.
"20 bin 69 çocuğumuzu ise evlat edinme hizmetinden faydalandırdık"
Şuna yürekten inanıyoruz ki, dünyadaki tüm iyilikler çocuklarla birlikte büyür ve çoğalır. Dünyaya iyiliği yaymanın yolu, çocuklarımızla güçlü bağlar kurmaktan, onları sevgi ve şefkatle yetiştirmekten geçer. Bakanlık olarak, çocuğun üstün yararı ilkesini temel alarak çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Bu inançla, çocuklarımızı donanımlı, özgüveni yüksek ve topluma katkı sağlayan bireyler olarak yetiştirmek için tüm kaynaklarımızı seferber ediyoruz. 'Sosyal ve Ekonomik Destek Hizmetimiz' ile 169 bin 584 çocuğumuzu ailelerinin yanında destekliyoruz. Bu kapsamda çoğunlukla annelere olmak üzere aylık ortalama 1 milyar lira tutarında ödeme yapıyoruz. Bu aileleri en az 3 ayda bir evlerinde ziyaret ederek danışmanlık hizmeti veriyoruz. Okul Destek Projesi ile, SED’den faydalanan 41 bin 30 çocuğumuza sosyal, kültürel, sanatsal ve sportif alanlarda kendilerini geliştirme imkanı sunuyoruz. Bu yıl 'bir çocuğa verilecek en değerli hediye ailedir' diyerek koruyucu aile çalışmalarımıza hız verdik. Yeni modellerimiz olan geçici ve profesyonel koruyucu aile hazırlıkları kapsamında yıl içerisinde 47 farklı eğitim ve toplantı gerçekleştirdik. Saygıdeğer Emine Erdoğan Hanımefendinin himayelerinde başlatılan Gönül Elçileri Projesiyle 10 bin 316 çocuğumuz koruyucu aile hizmetinden yararlanıyor. Bugüne kadar 20 bin 69 çocuğumuzu ise evlat edinme hizmetinden faydalandırdık.
"Çocuklarımızın aile şefkatiyle büyümelerini sağlıyoruz"
Kurum bakımında gerçekleştirdiğimiz köklü bir dönüşümle, koğuş tipi bakım modelinden, ev tipi bakım modeline geçerek çocuklarımızın aile şefkatiyle büyümelerini sağlıyoruz. Şu anda 80 çocuk evleri koordinasyon merkezine bağlı, bin 185 çocuk evinde 5 bin 538, 119 çocuk evleri sitesinde 7 bin 173 ve 62 ihtisaslaşmış çocuk evleri sitesinde bin 698 çocuk olmak üzere, toplam 14 bin 409 çocuğa hizmet sunuyoruz. Bu yıl içinde Ordu, Hatay, Mersin olmak üzere 3 çocuk evleri sitesi ve Kayseri’de 1 ihtisaslaşmış çocuk evleri sitesini faaliyete geçirdik. Yıl içinde yaklaşık 6 bin çocuğumuzu sporla buluşturduk. 2 bin 134 çocuğumuz spor hayatına lisanslı olarak devam ederken, 46 milli sporcumuz bulunuyor. Ayrıca, oluşturduğumuz mentör sistemiyle çocukların yeteneklerini geliştirmelerini ve kariyer hedeflerine ulaşmalarını destekliyoruz. Bu yıl koruma altındaki 421 çocuğumuzun üniversite sınavındaki başarısıyla büyük bir gurur duyduk. Buna göre üniversitelere yerleştirme oranımızı geçen yıla göre yüzde 32 artırdık.
"Kadınların ev ve iş hayatı arasında tercih yapmamaları için iş birliği yapıyoruz"
Gençlerimizin özel sektörde istihdamını teşvik etmek amacıyla, işe girişten itibaren 5 yıl boyunca SGK primlerini devlet olarak biz karşılıyoruz. 46 bin 378 çocuğun katıldığı Çocuk Hakları Komitelerimizle çocukların haklarının ve sorumluluklarının farkında bireyler olarak yetişmelerini destekliyoruz. Çocuk katılımı konusunda rol model ülke olarak, bu yıl 25. Çocuk Forumu’nu gerçekleştirdik ve çocuklarımız tarafından dile getirilen tavsiyeleri Sayın TBMM Başkanımıza sunduk. Çocuklar için koruyucu ve önleyici hizmetlere erişimi arttırmak ve fırsat eşitliğini sağlamak için Çocuk Yaşam Merkezlerinin pilot uygulamasını Bursa'da başlattık. 2024 yılı Ekim ayı itibarıyla 2 bin 97 çocuğu bu merkezlerimizde etkinlik ve faaliyetlerden faydalandırdık. Deprem bölgesindeki Hatay, Kahramanmaraş, Adıyaman ve Malatya olmak üzere 4 ilimizde Çocuk Yaşam Merkezi oluşturmaya yönelik çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Kadınların ev ve iş hayatı arasında tercih yapmak zorunda kalmamaları için UNICEF ile iş birliğinde erken çocukluk döneminde bakım hizmeti veren kişilere yönelik Ev Temelli Bakım Hizmet Modelini hayata geçiriyoruz. Bugün 6 bin 832 engelli vatandaşımıza 106 bakım ve rehabilitasyon merkezimizde ücretsiz hizmet veriyoruz. Ayrıca, 317 özel engelli bakım merkezinde 30 bin 165 engelli vatandaşımızın yatılı bakım hizmetinden faydalanmasını sağlıyoruz.
"Kadının Güçlenmesi Programına ayırdığımız miktar yaklaşık 6 milyar liradır"
Şunun altını özellikle çizmek isterim ki, ülkemizde son 23 yılda, Sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğinde kadın hakları ve refahı konusunda büyük bir atılım gerçekleştirdik. Kadınların ekonomik, siyasi ve sosyal alanlarda güçlenmelerini sağlayan birçok ilke imza attık. Bugün çalışma hayatında aktif rol alan kadınlar, ülkemizin kalkınmasına, büyümesine ve hedeflerine ulaşmasına önemli katkılar sağlıyor. 'Güçlü Kadın, Güçlü Türkiye' şiarıyla, bu yıl 8 Mart’ta açıkladığımız, Kadının Güçlenmesi Strateji Belgesi ve Eylem Planı ile kadınların gücüne güç katmaya devam ediyoruz. 2024-2028 dönemini kapsayan eylem planımızla eğitim, sağlık, ekonomi, liderlik ve karar alma mekanizmalarına katılım ile çevre ve iklim değişikliği alanlarında çalışmalar yürütüyoruz. İl bazında eylem planları uygulayarak, kadınların güçlenmesi çalışmalarını ülke genelinde sürdürülebilir ve sistematik bir yapıya kavuşturmayı hedefliyoruz. 2025 yılı bütçemizde sadece Kadının Güçlenmesi Programına ayırdığımız miktar yaklaşık 6 milyar liradır. Bakanlığımız bütçesinin yüzde 50,6’sını, yani yarısından fazlasını, kadınlar için ayırdığımızı özellikle ifade etmek istiyorum.
"Kamuda çalışan kadın oranı yüzde 42,7’ye ulaştı"
Kadın istihdamının ve girişimciliğinin artırılmasına yönelik çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Kamuda çalışan kadın oranı yüzde 42,7’ye ulaştı. Kadınların iş gücüne katılım oranı yüzde 37,4’e; kadın istihdam oranı yüzde 32,5’e yükseldi. Elbette bunu yeterli görmüyoruz. 12. Kalkınma Planımızla, 2028 yılı sonuna kadar kadının iş gücüne katılma oranını yüzde 40,1’e, istihdam oranını ise yüzde 36,2’ye yükseltmeyi hedefliyoruz. Bu hedefleri gerçekleştirmek için kadın girişimcileri destekleyen projeler başlattık. TÜBİTAK iş birliğinde, temiz teknoloji alanında öne çıkan kadın girişimcileri ödüllendirerek destek sağlıyoruz. Bunun yanı sıra hem kamuda hem özel sektörde kadın girişimciler için eğitim, danışmanlık, araştırma, finans başta olmak üzere sunduğumuz tüm destekleri tek bir portalda birleştirdik. İş Pozitif Programı kapsamında kadın istihdamını artırmak ve kadınların çalışma hayatına aktif katılımını sağlamak için çalışmalar yürütüyoruz. Bugüne kadar bin 207 kadın kooperatifinin kurulmasına destek olduk. Kadın kooperatiflerini güçlendirmek için eğitim programlarımız ile 45 binin üzerinde kadına ulaştık. Özel sektörle iş birlikleri geliştirerek, ürünlerinin daha nitelikli bir stratejiyle pazarlanmasına katkıda bulunuyoruz.
"Eşi benzeri az bulunan hukuki bir düzenlemeye sahibiz"
Bugün kadına yönelik şiddet, maalesef, küresel bir sorun olmaya devam ediyor. Kadına yönelik şiddeti, topyekûn mücadele etmemiz gereken hayati bir mesele olarak görüyoruz. Bu meseleye her zaman siyaset üstü bir anlayışla yaklaştık. Her seferinde dile getirdiğimiz gibi, bizim için tek bir vaka bile çok fazladır. Bakanlık olarak, kadının temel haklarını ihlal eden ve toplum huzurunu tehdit eden şiddet karşısındaki net tavrımızdan asla taviz vermedik. Fiziksel, psikolojik, ekonomik ve siber olmak üzere şiddetin her türüyle mücadelemizi, “sıfır tolerans” ilkesi doğrultusunda büyük bir kararlılıkla sürdürüyoruz, sürdürmeye de devam edeceğiz. 81 ilde avukatlarımızla kadın, çocuk ve aile üyelerine yönelik her türlü şiddet, tehdit, istismar, ısrarlı takip vakaları ve iddiaları büyük bir titizlikle takip ediyor, açılan davalarda mağdurların yanında yer alıyoruz. 6284 sayılı Ailenin Korunması ve Kadına Karşı Şiddetin Önlenmesine Dair Kanun ile bu konuda dünyada eşi benzeri az bulunan hukuki bir düzenlemeye sahip olduğumuzu vurgulamak isterim. Bu güçlü Kanunumuzun, etkin bir şekilde uygulanmasının en yakın takipçisiyiz! Kadına karşı şiddetle mücadelede; siz, biz, hep birlikte varız.
"Şiddet uygulayanların profillerini ortaya koyan yeni bir araştırma yürütüyoruz"
Geçtiğimiz yıl 25 Kasım’da yayımlanan Cumhurbaşkanlığı Genelgesi, kadına yönelik şiddetle mücadeleyi bir devlet politikası olarak en üst düzeyde ele alındığının en somut göstergesidir. Genelge kapsamında, ilgili tüm tarafların katılımıyla Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele Koordinasyon Kurulu’nu daha işlevsel şekilde yeniden yapılandırdık. Verilerin sistematik bir şekilde toplanması ve istatistiklerin üretilmesi amacıyla Veri ve İstatistik Komitesi’ni ihdas ettik. Ocak ayından beri üç aylık periyotlarla, ilgili kurumlarımızla Komite toplantıları gerçekleştiriyoruz. Komite kararı ile, resmi verilerin üretimi, paylaşımı ve Resmi İstatistik Programına eklenmesi için bir çalışma başlattık. Sivil toplum kuruluşlarımız, üniversitelerimiz, özel sektörümüz, ilgili kurum ve kuruluşlarımızla da güçlü bir iş birliği yürütüyoruz. Kadın çalışmaları yürüten sivil toplum kuruluşlarımız ile sık sık bir araya gelerek istişarelerde bulunuyoruz. Ayrıca Türkiye’de Kadına Yönelik Şiddet Araştırması’nın üçüncüsünü gerçekleştiriyoruz. Bununla birlikte, şiddet döngüsünün kırılması amacıyla, şiddet uygulayanların profillerini ortaya koyan yeni bir araştırma da yürütüyoruz.
"Bu ay dahil olmak üzere, İstanbul ve İzmir’de yeni ŞÖNİM’leri açtık"
2007 yılından bugüne düzenli olarak uyguladığımız eylem planları, kadına yönelik şiddetle mücadelede temel politika ve önceliklerimizi ortaya koyan önemli yol haritalarıdır. Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele IV. Ulusal Eylem Planımız ile adalete erişim, mevzuat, politika, koordinasyon, koruyucu ve önleyici hizmetler, toplumsal farkındalık, veri ve istatistik başlıkları altında çalışmalarımızı sürdürüyoruz. 2025 yılı Faaliyet Planımızı yayımladık. 2026-2030 dönemini kapsayan Kadına Yönelik Şiddetle Mücadele V. Ulusal Eylem Planı için çalışmalarımızı başlattık. “ALO 183 Şiddetle Mücadele Hattı” ile şiddete uğrayan ya da uğrama riski taşıyan, destek ve yardıma ihtiyacı olan kadınlara ve çocuklara 7 gün 24 saat hizmet veriyoruz. Ayrıca, ALO 183 hattımızın 112 Acil Çağrı Merkezine dâhil edilmesi konusunda çalışmalarımızı da başlattık. Elektronik kelepçe ve KADES gibi uygulamalarımızla, GAMER ile İçişleri Bakanlığımız ve ilgili tüm kurumlarımızla şiddet vakalarına anında müdahale ediyoruz. 81 ilimizde bulunan 84 ŞÖNİM’de 2012’den bugüne kadar yaklaşık 2 milyon kişiye kadına yönelik şiddetle mücadele kapsamında danışmanlık ve rehberlik hizmeti verdik. 2024 yılında, bu ay dahil olmak üzere, İstanbul ve İzmir’de yeni ŞÖNİM’leri açtık.''