(ANKARA) - CHP İzmir Milletvekili Sevda Erdan Kılıç, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın TBMM'nin yeni yasama yılı açılışında yaptığı yeni anayasa çağrısına yanıt verdi. Kılıç, ''Bize anayasasız bir ülke düzenini dayatanların yeni anayasa planını biliyoruz. Saray’ın kapalı kapıları arkasında yazılmış anayasayı bize dayatacaklar. Bu anayasa tiyatrosunun da Saray’ın Anayasa dayatmasının da hiçbir sürecinde olmayacağımı belirtiyorum. Saray nayasasına Hayır” dedi.
CHP İzmir Milletvekili ve TBMM Anayasa Komisyonu Üyesi Sevda Erdan Kılıç, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın TBMM'nin yeni yasama yılı açılışında yaptığı yeni anayasa çağrılarına yönelik değerlendirmeler içeren yazılı açıklama yaptı. Kılıç, şu ifadelere yer verdi:
“Dün katılmadığımız yasama yılı açılışında AKP Genel Başkanı yeni anayasa çağrısı yaparken, yine ‘Darbe Anayasası’ ve ‘Sivil Anayasa’ kavramları üzerinden kendine bir meşruiyet zemini aramaya çalışmış. Bilinmelidir ki, 'darbe Anayasası' dediğimiz 1982 Anayasası bugüne kadar 20 kez değiştirilmiştir. 44 maddesi yürürlükten kaldırılmıştır. AKP iktidarı Anayasa’daki en kapsamlı değişiklikleri 2010 ve 2017 referandumlarıyla yaparak, kendisine uyarlamış ama bu Anayasa’yı dahi uygulamamıştır. Biz yeni anayasa masalını yıllardır dinliyoruz. '2007’de anayasa yapacağız dediler, 2008’de anayasa yapacağız' dediler, '2013’de anayasa yapacağız' dediler, '2016’da anayasa yapacağız' dediler. Halkı yeni bir anayasa söylemi ile oyalarken; mevcut Anayasa’yı da itibarsızlaştırarak, Türkiye’yi adeta bir anayasasızlık sürecine mahkum ettiler.''Gündemimiz halkın en acı şekilde etkilendiği ekonomik ve siyasi krizdir''
Yandaşlara gözü kapalı dağıtılan ihaleler, milletvekilliği düşürülen seçilmişler, hukuksuzca cezaevine konulan insan hakları savunucuları, ülkenin dört bir yanında cirit atan çeteler, cezasız bırakılan kadın ve çocuk cinayetleri, her gün giderek artan iş cinayetleri. Yaşadığımız bütün hukuksuzlukların temeli işte bu anayasasızlık sürecidir. Biz bugün anayasasızlığı yaşıyoruz. Bize anayasasız bir ülke düzenini dayatanların yeni anayasa planını biliyoruz. Saray’ın kapalı kapıları arkasında yazılmış anayasayı bize dayatacaklar. Saray bürokratları tarafından kapalı kapılar ardında hazırlanan yeni anayasa taslağının ‘kapsayıcı, birleştirici, uzlaştırıcı ve özgürlükçü’ olacağı gibi yanılgılara düşmeyeceğimiz gibi 22 yıllık suçlarının da ortağı olmayacağız. Gündemimiz halkın en acı şekilde etkilendiği ekonomik ve siyasi krizdir. Bu ekonomik ve siyasi krizi yaratan da Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemidir. Sivil anayasa dedikleri Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin kurumsallaşması yani ekonomik ve siyasi krizin derinleşmesidir. Ekonomik krizin aşılmasının tek yolu bir an önce Güçlendirilmiş Parlamenter Sisteme geçilmesidir. Ben CHP Anayasa Komisyonu üyesi olarak mevcut Anayasa'ya uymayan bu iktidarla anayasanın ‘A’sını bile konuşmayı doğru bulmuyor, bu anayasa tiyatrosunun da Saray’ın anayasa dayatmasının da hiçbir sürecinde olmayacağımı belirtiyorum. Darbe Anayasası’na da Saray anayasasına da hayır.''
CHP İzmir Milletvekili ve TBMM Anayasa Komisyonu Üyesi Sevda Erdan Kılıç, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın TBMM'nin yeni yasama yılı açılışında yaptığı yeni anayasa çağrılarına yönelik değerlendirmeler içeren yazılı açıklama yaptı. Kılıç, şu ifadelere yer verdi:
“Dün katılmadığımız yasama yılı açılışında AKP Genel Başkanı yeni anayasa çağrısı yaparken, yine ‘Darbe Anayasası’ ve ‘Sivil Anayasa’ kavramları üzerinden kendine bir meşruiyet zemini aramaya çalışmış. Bilinmelidir ki, 'darbe Anayasası' dediğimiz 1982 Anayasası bugüne kadar 20 kez değiştirilmiştir. 44 maddesi yürürlükten kaldırılmıştır. AKP iktidarı Anayasa’daki en kapsamlı değişiklikleri 2010 ve 2017 referandumlarıyla yaparak, kendisine uyarlamış ama bu Anayasa’yı dahi uygulamamıştır. Biz yeni anayasa masalını yıllardır dinliyoruz. '2007’de anayasa yapacağız dediler, 2008’de anayasa yapacağız' dediler, '2013’de anayasa yapacağız' dediler, '2016’da anayasa yapacağız' dediler. Halkı yeni bir anayasa söylemi ile oyalarken; mevcut Anayasa’yı da itibarsızlaştırarak, Türkiye’yi adeta bir anayasasızlık sürecine mahkum ettiler.''Gündemimiz halkın en acı şekilde etkilendiği ekonomik ve siyasi krizdir''
Yandaşlara gözü kapalı dağıtılan ihaleler, milletvekilliği düşürülen seçilmişler, hukuksuzca cezaevine konulan insan hakları savunucuları, ülkenin dört bir yanında cirit atan çeteler, cezasız bırakılan kadın ve çocuk cinayetleri, her gün giderek artan iş cinayetleri. Yaşadığımız bütün hukuksuzlukların temeli işte bu anayasasızlık sürecidir. Biz bugün anayasasızlığı yaşıyoruz. Bize anayasasız bir ülke düzenini dayatanların yeni anayasa planını biliyoruz. Saray’ın kapalı kapıları arkasında yazılmış anayasayı bize dayatacaklar. Saray bürokratları tarafından kapalı kapılar ardında hazırlanan yeni anayasa taslağının ‘kapsayıcı, birleştirici, uzlaştırıcı ve özgürlükçü’ olacağı gibi yanılgılara düşmeyeceğimiz gibi 22 yıllık suçlarının da ortağı olmayacağız. Gündemimiz halkın en acı şekilde etkilendiği ekonomik ve siyasi krizdir. Bu ekonomik ve siyasi krizi yaratan da Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemidir. Sivil anayasa dedikleri Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’nin kurumsallaşması yani ekonomik ve siyasi krizin derinleşmesidir. Ekonomik krizin aşılmasının tek yolu bir an önce Güçlendirilmiş Parlamenter Sisteme geçilmesidir. Ben CHP Anayasa Komisyonu üyesi olarak mevcut Anayasa'ya uymayan bu iktidarla anayasanın ‘A’sını bile konuşmayı doğru bulmuyor, bu anayasa tiyatrosunun da Saray’ın anayasa dayatmasının da hiçbir sürecinde olmayacağımı belirtiyorum. Darbe Anayasası’na da Saray anayasasına da hayır.''