"Yenidoğan Çetesi" soruşturması... İkiz bebeklerinden birini kaybeden baba ANKA'ya konuştu: İddianame 2020 yılı sonrası için düzenlenmiş olsa da öncesi de var

HABER: MEHMET OFLAZ

(ANKARA) - "Yenidoğan çetesi" iddianamesinde adı geçen Reyap Hastanesi ve çete lideri olduğu iddia edilen Fırat Sarı'nın çalıştığı hastanede ikiz bebeklerinden birisini kaybeden baba Ozan Öztürk, yaşadığı süreci ANKA Haber Ajansı'na anlattı. Öztürk, "Çocuğum bu yenidoğan çetesinin elinde katledilen meleklerden birisidir. İddianame 2020 yılı ve sonrası için düzenlenmiş olsa da bizim doğum yılımız 2019'du. Bu iddianamenin öncesi de olduğuna biz diğer aileler gibi emin olmaya başladık. Farklı ailelere hastanede kalp doktoru olmadığını, çocuğun kalbinde problem olduğunu ve dışarıdan kardiyoloji doktorunu ücreti mukabilinde getirip muayene ettireceklerini beyan etmişlerdi. Biz de bu beyanları yeni öğrendik ve bize aynı şekilde cümleler söyleyip bizi de bu şekilde kandırdılar. Gelen kardiyoloji doktorunun doktor olup olmadığından dahi şuan şüpheliyiz. Bu katillerin en üst düzeyde ceza alması için elimizden geleni yapacağız" dedi.

Liderliğini doktor Fırat Sarı'nın yaptığı "yenidoğan çetesi" yüzünden 12 bebek hayatını kaybetti. Dosyada adı geçen 47 şüpheliden 22'si tutuklanırken; mağdur ailelerden baba Ozan Öztürk, ANKA Haber Ajansı'na konuştu. Öztürk'ün bebeği "yenidoğan çetesi" iddianamesinde adı geçen Reyap Hastanesi ve çete lideri olduğu iddia edilen Fırat Sarı'nın çalıştığı hastanede yaşamını yitirdi. 2019 yılında ikiz bebeklerinden E. Öztürk'ü kaybeden baba Ozan Öztürk, eşinin 2019 yılında İstanbul Reyap Hastanesi'nde ikiz doğum gerçekleştirdiğini belirterek, şöyle konuştu:

"Yenidoğan Çetesi'nin mağdurlarından biriyim. Eşim 2019 yılında İstanbul Reyap Hastanesi'nde ikiz doğum gerçekleştirdi. Çocuklarımızı doğumdan sonra hemen yoğun bakıma aldılar. Oğlumun akciğeri çalışmadığı veya herhangi bir komplikasyon olabileceği şüphesiyle entübe edip direkt yoğun bakıma aldılar. Kızımı da onun yanında 11 gün boyunca, oğlum kötü olduğu için onun da kötüleşmesi bahanesiyle yoğun bakımda herhangi bir tedaviye dahil etmeden tuttular. Sonrasında biz imza karşılığında hastaneden kızımızı geri aldık. Oğlumuzu maalesef kurtaramadık ama kızımızı kurtardık. 24. günde oğlumuz maalesef vefat etti.

"Başka hastaneye sevk istedik 'hastaneden çıkarırsanız ölür' dediler"

Bu süre içerisinde biz hastanenin doktorlarından ve bu çetenin ele başlarından Fırat Sarı isimli şahısla zor bela bilgi alışverişi yapıp, çocuğumuz hakkında bilgi alıyorduk. Kendisi çocuğumuzun 3 gün boyunca bilgi verdiği sürede iyi gittiğini söylediyse de daha sonraki günlerde çocuğumuzun durumunun kötü olduğunu bize beyan ediyordu. Hatta ben itiraz ettiğim zaman, çocuğumun başka hastaneye sevkini istediğim zaman çocuğumun mekanik ventilatör cihazından ayrılma süresinin uzadığını bize söylüyordu. Günler sonra tekrardan talep ettim. Bu sefer de çocuğumun entübeden ayrılamadığını ve hastaneden çıkartmamız durumunda ölebileceğini söyledi."

"Kardiyoloji doktorunun doktor olup olmadığından bile şüpheliyiz"

Baba Öztürk, Reyap Hastanesi ve Fırat Sarı isimli doktor tarafından kandırıldıklarını 4 gün önce anladığını söyledi. Öztürk, "Çocuğum bu yenidoğan çetesinin elinde katledilen meleklerden birisidir. İddianame 2020 yılı ve sonrası için düzenlenmiş olsa da bizim doğum yılımız 2019'du. Çocukların bu tarihte doğduğu ve bu iddianamenin öncesi de olduğuna biz diğer aileler gibi emin olmaya başladık. Farklı ailelere hastanede kalp doktoru olmadığını, çocuğun kalbinde problem olduğunu ve dışarıdan kardiyoloji doktorunu ücreti mukabilinde getirip muayene ettireceklerini beyan etmişlerdi. Biz de bu beyanları yeni öğrendik ve bize aynı şekilde cümleler söyleyip bizi de bu şekilde kandırdılar. Gelen kardiyoloji doktorunun doktor olup olmadığından dahi şuan şüpheliyiz. Bu katillerin en üst düzeyde ceza alması için elimizden geleni yapacağız" diye konuştu.