Futbol sever kardeşlerim başlığa kızmadan önce belirtmem gerekir ki, futbol örneğini vermemin nedeni, küresel olarak insanların kafasını en çok meşgul eden şeylerden biri olması. İnsanlığın gündeminde başka konularda var elbette. Mülteci sorunu, LGBTi+ hakları, İslamofobi gibi. En azından belli bir problemin çözümüne odaklandıkları için bu başlıklardan birini tercih etmedim.
Ara sıra duyarsınız, küresel ısınma ya da diğer bir deyişle iklim krizi mevzusunu. Sebep olarak fosil yakıtla çalışan aracınızın egzozundan çıkan gazlar, kullandığınız parfümdeki CFC(Kloroflorokarbon) gazları, gereksiz yere açık bıraktığınız odanızın lambası gibi durumlar gösterilir.
Aslında küresel ısınmaya başlıca sebep olarak gösterilen bu durumların zannedildiği kadar yüksek bir etkisi olmadığı gibi bu durumlara odaklanmakta sorunun çözümü açısından işlevsizdir.
İklim krizinin sebebi, mevcut ekonomik modeldir ve sorumluları da bu modelin kaymağını yiyen kitlelerdir. Evet zenginlerin lüks yaşam tarzları, sizin mütevazi yaşamınızdan daha çok zarar veriyor gezegene ama kastettiğim bu değil. Modern dünyada hayatta kalmak için kullanmaya mecbur bırakıldığımız yöntemlerle, tükettiğimiz gıdaların üretim süreçleriyle(özellikle et endüstrisi) kullandığımız elektriğin, elektronik ürünlerin, kıyafetlerin kısaca modern dünyada kullanmak zorunda olduğumuz neredeyse tüm ürünlerin üretim süreçleriyle, küresel ısınmaya sebebiyet veriyoruz. Ancak küresel ısınmanın suçlusu biz değiliz. Biz dünyaya zarar veren bir yaşam biçimiyle hayatta kalmaya zorlanan kitleleriz.
Suçlu, küresel ısınmanın esas nedenini ve olası sonuçlarını gizleyen kapitalizmin patronları. Lüks yaşamlarını ve astronomik servetlerini bu sisteme borçlular ve tahmin edersiniz ki bu ekonomik modelden oldukça memnunlar ve değişim istemiyorlar. Değişimin tek yolu kitlelerin bilinçlenmesinden geçtiği içindir ki en büyük korkuları burada başlıyor. Günümüzde bilgiye erişim bu kadar kolayken, erişimin önüne geçemeyeceklerinden kitleleri yanlış bilgilendirerek dezenformasyon yolunu tercih ediyorlar ve hepimizi devede kulak önlemlerle uyutuyorlar(Şampuanınızın ambalajını geri dönüştürülmüş plastikten ürettikleri ya da içindeki maddelerin %98’inin doğada çözünebilir olduğu gibi).
Yangın büyüyor ve sorumluların tek yaptığı, su tabancasıyla devasa boyutlara ulaşan alevlere su sıkmak ve iklim kriziyle mücadele edildiğine inandırmaya çalışmak. Bireysel olarak üzerimize düşen sorumluluk, problemlerin önceliklendirmesini doğru yapmak. Gündemi gereksiz konularla meşgul etmemek, günümüzün en büyük probleminin çözümü için yetkilileri harekete geçirmek. Küresel ısınma, bir grup marjinal çevrecinin değil hepimizin en büyük sorunu olmalı.
Gezegenimiz ölüyor ve hızlı önlemler alınmazsa, geri dönüşü olmayan kitlesel bir yok oluş süreci başlayıp türümüz de dahil birçok canlının sonunu getirecek.
Kapitalizmin sizin dediğiniz gibi kötü bir şey olduğunu varsayalım. Peki siz yerine nasıl bir ekonomik model tavsiye ediyorsunuz? Yazınızı okudum güzel konulara değiniyorsunuz fakat kapitalizm yerine bir sistem önermiyorsunuz.