Merhaba kıymetli okurlar ve takipçiler…
4 Kasım 2023 Cumartesi günü Ankara Spor Salonu’nda "İkinci Yüzyılda Demokrasi ve Birlik Kurultayı" sloganıyla gerçekleşen Cumhuriyet Halk Partisi’nin (CHP) 38. Olağan Kurultayını yakından takip ettim. 1366 delegenin oy kullandığı kurultayın Divan Başkanlığını İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu yaptı. Örsan Öymen ile İlhan Cihaner’in adaylıktan çekilmelerinin ardından Genel Başkanlık yarışı, Kemal Kılıçdaroğlu ve Özgür Özel arasında gerçekleşti.
Genel Başkan ikinci turda belli oldu. İlk turda Özgür Özel 682 oy alırken, Kemal Kılıçdaroğlu 664 oy aldı. Salt çoğunluk sağlanamadığı için delegeler ikinci defa sandık başına gitti. Gece saat 03:00 sularında açılan sandıklardan Özgür Özel CHP’nin yeni Genel Başkanı olarak çıktı. 2. turda Özgür Özel 812 oy alırken, Kemal Kılıçdaroğlu ise 532 oy aldı.
Peki bundan sonra CHP’yi ve CHP’lileri nasıl bir süreç bekliyor? Özellikle Özgür Özel, sokak jargonunu iyi bilen bir siyasetçi. Bu jargon maalesef Türkiye’de karşılık bulan bir durum. Bu durumun en iyi örneği de bilindiği üzere Recep Tayyip Erdoğan’dır. Sokak jargonunu iyi bildiği için lakabı “Kasımpaşalı” olarak bilinir, hatırlanır. Sokak jargonu ise siyasette yaklaşık 12-13 yıldır karşılık buluyor. Muharrem İnce’yi, Ekrem İmamoğlu’nu ve hatta her ne kadar akademisyende olsa Ümit Özdağ’ı bu listeye ekleyebiliriz.
CHP’nin, yeni Genel Başkanı Özgür Özel ile, temellerini Kemal Kılıçdaroğlu’nun attığı merkeziyetçi siyasetle yola devam edeceğini düşünüyorum. Hatırlarsınız CHP, 2018 yılında o dönemde milliyetçi çizgide olan ve yeni kurulan İYİ Parti'ye 15 milletvekili desteği vermiş, Türkiye Büyük Millet Meclisinde (TBMM) yer almasını sağlamıştı. Ardından 31 Mart 2019 yerel seçimlerinde CHP, İYİ Parti ve HDP’nin de desteğini arkasına alarak İstanbul, Ankara ve Adana gibi büyükşehirleri kazanmıştı. HDP ve İYİ Parti aynı görüşte olmamasına rağmen Kemal Kılıçdaroğlu, yaptığı merkez siyasetle bu iki ayrı kanadın desteğini almayı başardı. CHP’nin yaptığı merkez siyaset, 2019 yerel seçimleriyle de sınır kalmadı. Tarihler 12 Şubat 2022 yılını gösterdiğinde, Türkiye’nin siyasi tarihine “Altılı Masa” olarak geçen 6 farklı düşüncedeki siyasi parti, özellikle CHP’nin girişimleriyle kuruldu. Bu masada Saadet Partisi, CHP, İYİ Parti, Gelecek Partisi, DEVA ve Demokrat Parti vardı. Yani siyasal İslamcısı, merkez sağcısı, milliyetçisi, sosyal demokratı ve liberali aynı masada birleşti.
Bu birleşmenin ardından İYİ Parti, 14 Mayıs 2023 seçimlerine kendi listesiyle girerken; Saadet Partisi, Demokrat Parti, DEVA ve Gelecek Partisi seçime CHP listelerinden girerek toplamda 39 milletvekili çıkardı. Bunun dışında Kemal Kılıçdaroğlu’nun Zafer Partisi, Memleket Partisi ve Bağımsız Türkiye Partisi ile mutabakat yapmaya çalıştığını da unutmayalım.
CHP’nin yeni bir döneme girdiğini söyleyenler olsada ben yeni bir dönem olacağını sanmıyorum. Dediğim gibi ortada, 2018 yılından bu yana temellerini Kemal Kılıçdaroğlu’nun attığı “Merkez Siyaset” var. Ancak şöyle bir yenilik olacaktır: Kılıçdaroğlu döneminde olan kişileri ön planda görmeyeceğiz. Doğal olarak Özgür Özel’de, kendi kadrosunu oluşturacak ve kendi belediye başkan adaylarını çıkarmak için mücadele edecektir.
CHP’nin 38. Olağan Kurultayında Kemal Kılıçdaroğlu, Osman Kavala ve Selahattin Demirtaş’a selam gönderirken, Özgür Özel’inde konuşmasında aynı kişilere selam göndermesi aynı tutumda olduğunun önemli bir işaretidir.
CHP tabanı, sosyal demokrat ağırlıklı bir yapıya sahiptir. Bugün CHP’de “Merkez Siyaset” yapıldığının farkındalar. Ancak partileriyle gönül bağı oluşturdukları için başka partiye oy vermek yerine yaşananları, yapılanları sineye çekerek kendilerine yapılan güzellemelerle veya manevi jestlerle durumu görmezden geliyorlar. Örneğin geçmişte CHP için ağır sözler kullanan Cemal Enginyurt, 14 Mayıs 2023 seçimlerine CHP listesinden girip İstanbul 1. bölgeden milletvekili seçildi. Cemal Enginyurt’un milletvekili olması için kimler çalıştı? CHP’nin sosyal demokrat tabanı ve teşkilatı…
Özgür Özel’de Kemal Kılıçdaroğlu’nun bıraktığı siyaseti üst katmanlara çıkararak; milliyetçisinden, siyasal İslamcısına, merkez sağcısından, liberaline ve hatta tarikat ve cemaatleri de işin içine alarak “Merkez Siyaset” sistemini yürütmeye devam edecektir.
CHP’nin bu siyasi manevrası sonrasında Türkiye’de sosyal demokrat parti kalmadı. Tıpkı merkez sağdaki boşluk gibi…
Bakalım bu boşlukları kimler doldurmaya çalışacak.
Yazımı Platon’un şu sözüyle noktalamak istiyorum: "Politika ile uğraşmayacak kadar akıllı olanlar, daha aptallar tarafından yönetilerek cezalandırılırlar."
6 Kasım 2023 – Yakacık